• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/ali.gulhan.58
  • https://www.twitter.com/ali69gulhan
ali gulhan

CENNET EHLİNİN VAZİYETLERİ VE CE­HENNEM EHLİNİN SONU

CENNET EHLİNİN VAZİYETLERİ VE CE­HENNEM EHLİNİN SONU

 

Cennet Ehlinin Cennete ve Cehennem Ehlinin de Cehenneme Girmesin­den Sonra Ölümün Kesilmesi

 

128) Ebû Bekir bin Ebû Şeybe ve Ebû Kureyb (Lafızda tekârub vardır) dediler ki:

“Bize Ebû Muaviye’nin, ona da Ameş’in, ona da Ebû Salih’in ona da Ebû Said’in haber ver­mesine göre, Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdular:

“Kıyamet gü­nünde ölüm süslenmiş bir koç şeklinde getirilir. Cennet ile cehennem arasında bir yerde bekletilir ve:

“Ey Cennet ehli! Bunu tanıyor musunuz?” diye buyurulur. Cennet ehli de:

“Evet! Bu ölümdür” derler. Sonra da:

“Ey cehennem ehli! Bunu (ölümü) tanıyor musunuz?” diye buyurulur. Onlar da:

“Evet! Bu ölümdür” derler ve ona başlarını çevirmiş bir sûrette bakıverirler.

Sonra emir buyurulur ve koç oracıkta kurban edilir. Sonra da Cennet ehline:

“Ey Cennet ehli ebedi cennettesiniz, artık ölüm yoktur” derler. Cehennem ehline de:

“Ey cehen­nem ehli ebedi cehennemdesiniz, artık ölüm yoktur” denilir.

Ravi der ki: “Sonra da Resûlullah (s.a.s.): “Sen onları, işin bitirilivereceği o hasret günü ile korkut. Halbuki onlar gaflet içindedirler, onlar hala iman edemezler.” (Meryem: 19/39) aye­tini okudu ve eliyle dünyaya işaret etti.”[1]

v Buhârî de (4730) geçen lafız şöyledir:

“Ölüm (o vakit) süslenmiş bir koç şeklinde getirilir. (Sonra da) birisi nida eder ve cennet ehli, başlarını ona çevirip bakarlar. Onlara:

“Bunu tanıyor musunuz?” der. Onlar da:

“Evet o ölümdür” derler. Hepsi de onu görmektedirler. Sonra da yine nida edip:

“Ey cehennem ehli!” der. Onlar da kafala­rını kaldırıp bakarlar. (Nida eden):

“Bunu tanıyor musunuz?” der. Onlar da:

“Evet bu ölümdür” derler. Hepsi de onu gör­mektedirler. Sonra da ölüm oracıkta kurban edilir. Sonra da o kişi:

“Ey Cennet ehli! Ebedi cennettesiniz, artık size ölüm yoktur.”

“Ey cehennem ehli, cehennemdesiniz, artık sizlere ölüm yoktur.” der.”

Ravi der ki: “Sonra Resûlullah (s.a.s.) şu ayeti okudu: “Sen onları işin bitiriliverileceği o hasret günü ile korkut. Halbuki onlar gaflet içindedirler, onlar hala iman etmezler.” (Meryem: 39).

 

***

 

129) Abdullah bin Ömer (r.huma)’dan rivayetle, Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:

“Allahu Teâlâ cennet ehlini cennete, cehennem ehlini de cehenneme sokar sonra da aralarına bir çağrıcı yerleştirir. Sonra o çağrıcı:

“Ey Cennet ehli! Ölüm yoktur. Ey cehennem ehli! Ölüm yoktur. Herkes (her iki kısımda) bulundukları yerde ebedi kalacaklardır.” der.[2]

v Müslim’de (43/2850) geçen lafız da yine, şöyledir:

“Cen­net ehli cennetlik ve cehennem ehli de cehennemlik olunca, ölüm eritilip ikisi arasında Cennet ile cehennem arasına ko­yulur. Sonra da oracıkta kurban edilir. Sonra da bir çağrıcı:

“Ey Cennet ehli! Artık ölüm yoktur” der ve:

“Ey cehennem ehli! Ölüm yoktur artık” der. Bu sözü üzerine Cennet ehli se­vinçlerine bir sevinç daha katarlar, cehennemliklerde sıkıntı­larına bir sıkıntı daha katarlar.”

v Buhârî’de (6544) yine gelen bir lafız şöyledir:

“Cennet ehli cennete, cehennem ehli de cehenneme koyuldukları va­kit, ölüm getirip cennet ile cehennem arasında bir yere ko­nur. Sonra da kurban edilir. Sonra da bir çağrıcı:

“Ey Cennet ehli! Ölüm yoktur artık ve Ey Cehennem ehli! Artık ölüm yoktur” der. Bu sözü üzerine Cennet ehlinin sevinçlerine bir sevinç daha eklenir, cehennemliklerin sıkıntılarına bir sıkıntı daha eklenir.”

 

***

 

130) Ebû Hüreyre (r.a.) dan gelen rivayette, Resûlullah (s.a.s.) buyurdu ki:

“Cennet ehline: “Ey Cennet ehli ebedi cen­nettesiniz, artık ölüm yoktur, Ey Cehennem ehli! Ebedi cehennemdesiniz, artık ölüm yoktur.” denilir.[3]

 

***


 

[1] Müttefekun aleyh. Lafız Müslim'e (2849) aittir.

[2] Müttefekun aleyh. Lafız Müslim'e aittir (2850).

[3] Buhârî: (6545)



1872 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın