• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/ali.gulhan.58
  • https://www.twitter.com/ali69gulhan
ali gulhan

Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma

TEVHİD

 

Tevhid’in Fazileti ve Şirkten Sakındırma

 

1) Enes bin Malik’ten (r.a.) rivayetle, Nebî (s.a.s.) şöyle bu­yurdu:

Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

“Şa­yet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, onları bu azap­tan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bu cevap üzerine Allahu Teâlâ:

“Âdemin sul­bünden birisi ola­rak sen­den bu dediğinden daha azını iste­dim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bun­dan yüz çevirip ortak koştun.” diye buyurur.”[1]

v Buhârî’de geçen bir rivayet de şöyledir:

“Allah (c.c.) kıyamet günü cehennemliklerin en az azap gö­re­nine:

“Şayet yeryüzünde olan her şey senin olmuş ol­saydı, on­ları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bunun üzerine Allahu Teâlâ:

“Âdem’in sulbünden birisi ola­rak senden bu dediğinden daha azını istedim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bundan yüz çevirdin ve bana ortak koştun.” bu­yurur.

v Yine Buhârî’de (6538) gelen bir rivayet de şöyledir:

“Kıyamet günü bir kâfir getirilip, kendisine:

“Yeryüzü dolusu altına sahip olsan, ateşten kurtulmak için onları feda eder miydin?” diye sorulur. O da:

“Evet.” der. Bunun üze­rine:

 “Şüphesiz senden bu dediğinden daha kolayı (azı) is­tendi.” buyurulur.

v Müslim’de (2805) geçen bir lafız ise şöyledir:

“Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

“Eğer dünya ve içindekiler senin olmuş olsaydı, onları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bunun üzerine Allah (c.c.):

“Âdem’in sulbün­den birisi olarak senden bu dediğinden daha azını istedim. Şüp­hesiz ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi. (Ravi der ki: “Zannediyorum bu­rada “bunu kabul edersen seni ateşe koymam.” dedi.) Ama sen bu isteğime karşı geldin ve bana ortak koştun.” diye buyurur.

v Yine Müslim’de (52/2805) gelen bir rivayet şöyledir:

“Kı­yamet gününde bir kâfire:

“Yeryüzü dolusu altına sa­hip olsan, ateşten kurtulmak için bunları feda eder miydin?” diye soru­lur. O da

“Evet.” der. Bunun üzerine:

“Bundan sonra daha azı (senden) istendi.” buyurulur.

 

***

 

2) Ebû Zer (r.a.)’dan rivayetle, o dedi ki: Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:

Allahu Teâlâ buyurdu ki: “Her kim bir iyilik işlerse, ona bunun on katı kadarı veya daha faz­lası olarak artırmam var­dır. Kim de kötülük işlerse, onun karşılığı mislidir veya ba­ğışla­mamdır. Kim yeryüzü dolusu günah işleyip de bana hiç­bir şeyi ortak koşmadan gelirse, onu getirdiklerinin misli ka­dar mağfiret ile karşılarım. Her kim bana bir karış yakla­şırsa, ona bir zira’ (arşın) yaklaşırım. Kim bana bir zira’ yaklaşırsa, ona bir kulaç yaklaşırım ve kim de bana yürüyerek gelirse, ona koşarak giderim.[2]

 

***


 

[1] Müttefekun aleyh (Buhârî ve Müslim). Lafız Buhârî’ye aittir (3334).

[2] Müslim (2687), Ahmed bin Hanbel (8/21544) Hadisteki lafzı kendisine aittir. İleride gelecek.



1059 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın